Alternatif kitaplar basan bir yayınevinin sahibi olan Kaan (Nejat İşler) ile Kadıköy’de bar işleten, çok sıkı bir plak ve efemera koleksiyoneri olan Mete (Yiğit Özşener), 90’lı yılların ikinci yarısında, sanki bir yerde oturmuş konuşuyorlarmış ve kimsenin bundan haberi yokmuş gibi bir radyo programı yapmaya başlarlar. Yaptıkları program zaman içinde hem onların hem de dinleyenlerin hayatını değiştirecektir.
öncesi yükleniyor...
00:56:22,248
Ah... Ben biraz fotoğraf çekiyorum, vakit oldukça.
00:56:26,272
He bir de... Ufak bir radyo programım var.
00:56:30,726
Ne güzel şeylerle uğraşıyorsun ya.
00:56:33,615
Seninkiyle kıyaslandığında hayatım birden çok sıkıcı göründü.
00:56:37,929
Rutine dönüşen her şey, sıkıcıdır aslında.
00:56:41,256
Ya bu yüzden komşunun bahçesindeki çimen bize hep daha yeşil gelir, her zaman.
00:56:47,735
Takma yani.
00:56:50,311
Evet ama rutine dönüşmeyen hiçbir şey de kalıcı olamaz ki hayatında.
00:57:02,613
- Kahve? - Orta.
00:57:05,045
- İki tane orta kahve. - Tabii efendim.
00:57:28,674
Böyle çok çıktığın oluyor mu?
00:57:32,444
Böyle?
00:57:34,772
Böyle.
00:57:40,291
Hiç.
devamı yükleniyor...